Üç kuşaktır süregelen ustalıkla Safranbolu’dan dünyaya yayılan eşsiz lokum lezzeti!
Aylık 180 ton üretim kapasitesine sahip olan tesislerimizde, en yüksek hijyen ve kalite standartlarında, geleneksel tariflere bağlı kalarak büyük bir özen ve titizlikle üretim yapıyoruz.
Ürünlerimiz
-
İncirli Atom Sarma Lokum
-
S-115
Zereçli Marmelatlı Badem Kremalı Sarma Lokum
-
F-105
File Fıstıklı Sütlü Fıstıklı Fitil Lokum
-
Böğürtlenli Atom Sarma Lokum
-
S-174
Böğürtlenli Fıstıklı Kremalı Sarma Lokum
-
S-123
Nesquikli Fındıklı Kremalı Sarma Lokum
-
Hindistan Cevizli Fıstıklı Narlı Çifte Kavrulmuş Lokum
-
S-126
Toz Fıstıklı Fındık Kremalı Sarma Lokum
Safkar Blog

Toptan Lokumda Özel Ambalaj ve Etiketleme Seçenekleri
Gıda sektöründe toptan alım yapan işletmeler için ürünün kalitesi kadar ambalajı ve etiketlemesi de büyük önem taşır. Özellikle lokum gibi hem geleneksel hem de hediye kültüründe…

Suudi Arabistan’da Toptan Lokum Satışı
Suudi Arabistan, Orta Doğu’nun en büyük ekonomi ve lüks tüketim pazarlarından biridir. Kurumsal etkinlikler, bayram kutlamaları ve özel günlerde lokum talebi oldukça yüksektir. İstanbul merkezli üretici…

ABD ve Kanada’da Toptan Lokum İhtiyacına Güvenilir Çözüm: Safkar Lokum
ABD ve Kanada, Türk lokumuna olan ilgisiyle son yıllarda dikkat çeken pazarlardan biri haline gelmiştir. Artan göçmen nüfus, Türk ve Orta Doğu mutfağına yönelik merak, sağlıklı…
Hakkımızda
1945 yılında İstanbul’da başlayan serüveniyle İsmail Hamamcı, lokum üretiminde ustalık kazanmak amacıyla dönemin en yetkin ustalarıyla çalışma fırsatı bulmuştur. Genç yaşına rağmen sergilediği dikkat çekici yetenek ve çalışkanlık sayesinde kısa sürede fark yaratarak, İstanbul’un saray mutfağında görev alan ustalardan özel tarifler, incelikli püf noktaları ve geleneksel üretim sırlarını öğrenme ayrıcalığına sahip olmuştur.
Ustalık seviyesine ulaştıktan sonra memleketi Safranbolu’ya dönen İsmail Hamamcı, burada Karaağaç Şekerleme adlı ilk üretim tesisini kurarak lokum üretiminin yanı sıra helva ve reçel gibi geleneksel lezzetleri de ürün yelpazesine dahil etmiştir. Oğlu Ahmet Hamamcı’yı da bu sürece dahil ederek, ustalığını ve bilgi birikimini bir sonraki nesle aktarmıştır. Böylece aile geleneğine dönüşen bu miras, zamanla daha da güçlenerek büyümüştür.
